Ethereum, yüzde 10'un üzerinde değer kazanarak aylardır ilk kez 3 bin 600 dolar seviyesini aştı. Yeni günde Bitcoin 95 bin 726 dolar, Ethereum 3 bin 606 dolar seviyesinden işlem görüyor. Kripto para piyasasının toplam değeri 3,25 trilyon dolara ulaşırken, Bitcoin’in piyasa değeri 1,89 trilyon dolar, Ethereum’un piyasa değeri ise 434 milyar dolar olarak kaydedildi.
Kripto para birimlerinde son dönemde artan hareketlilik devam ediyor. CoinTR Araştırma Departmanı tarafından yapılan açıklamada Ether vadeli işlem açık pozisyonlarının tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığına dikkat çekildi.
Ethereum (ETH), 20-27 Kasım tarihleri arasında yüzde 20 artış göstererek dört ay sonra ilk kez 3 bin 700 dolar seviyesine yaklaştı. Bu yükseliş, Ether vadeli işlem sözleşmelerinde rekor seviyede açık pozisyon büyüklüğüne denk geldi ve bu rakamın yüzde 23 artarak 22 milyar dolara ulaştığı görüldü. Piyasada en büyük pay merkezi kripto para platformlarına ait olsa da Chicago Mercantile Exchange (CME) 2,5 milyar dolarlık açık pozisyonuyla kurumsal ilgide artış sinyali veriyor. Bu gelişmeler, Ethereum piyasasının olgunlaştığını gösterirken, yüksek kaldıraç talebinin yalnızca yükseliş beklentisiyle ilişkilendirilmemesi gerektiğini de ortaya koyuyor. Vadeli işlem piyasalarında kullanılan "cash and carry" ve vade farkı stratejileri, Ether fiyatı düşüşlerinden de kar elde etmeyi amaçlıyor ve bu tür stratejiler vadeli işlem talebini artırıyor. ETH vadeli işlem prim oranı (basis rate) 6 Kasım'da yüzde 10 eşik değerini aşarak son bir haftada yüzde 17’ye ulaştı. Bu oran, yatırımcıların tamamen hedge edilmiş pozisyonlarla sabit getiri elde etmesine olanak sağlarken, bazı katılımcıların yüzde 17’lik maliyeti göze alarak kaldıraçlı uzun pozisyonlarını koruduğu, piyasada ılımlı bir yükseliş beklentisinin olduğunu gösteriyor.
Vadeli işlem sözleşmelerine bakıldığında, finansman oranlarının genelde nötr seviyelerde olduğu ve perakende yatırımcıların kaldıraçlı uzun pozisyonlara olan talebinin düşük kaldığı anlaşılıyor. Bu durum, ETH açık pozisyonlarındaki artışın daha çok kurumsal stratejilerden kaynaklandığını ve piyasada aşırı bir yükseliş beklentisinin bulunmadığını işaret ediyor.
