Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), temiz enerjinin küresel ekonomiyi 2023'te yaklaşık 320 milyar dolar artırdığını ve bunun dünya GSYİH büyümesinin yüzde 10'unu oluşturduğunu bildirdi.
Ajansa göre bu, Çek Cumhuriyeti büyüklüğünde bir ekonominin küresel üretime eklenmesi veya aynı yıl tüm küresel havacılık endüstrisinin katma değerinin karşılanması anlamına geliyor.
Öyle ki, 2023 yılında dünya elektrik sistemine eklenen yeni kapasitenin yaklaşık yüzde 80'ini temiz elektrik oluştururken, dünya çapında satılan her beş arabadan biri elektrikli araçtı.
Ajans, temiz enerji üretimine yapılan küresel yatırımdaki artışın hem endüstriyel politikalar hem de piyasa talebi nedeniyle dikkat çekici olduğunu söylüyor. Dikkat çekici bir şekilde, temiz enerji işlerindeki istihdam 2021'de fosil yakıt istihdamını geride bıraktı ve büyümeye devam ediyor.
Bu arada ABD'de GSYİH 2023'te yüzde 2,5 gibi sağlam bir büyüme kaydetti. Bu büyüme, Enflasyonu Azaltma Yasası ve İki Partili Altyapı Yasası gibi yasal düzenlemelerin teşvik ettiği temiz enerji üretimine yapılan yatırımlardan önemli ölçüde etkilendi. Elektrikli araç satışlarında da önemli bir büyüme görüldü. Temiz enerjinin ABD'de GSYİH büyümesine katkısı 2023'te yüzde 6 civarındaydı; bu, yapay zekanın yönlendirdiği gelişen dijital ekonomiyle karşılaştırılabilecek bir ölçekti.
Çin, temiz enerjinin 2023'teki yüzde 5,2'lik GSYİH büyümesinin yaklaşık beşte birine katkıda bulunduğunu gördü; değerlendirilen tüm kategorilerde, özellikle temiz güç kapasitesi ve elektrikli araç satışlarında önemli bir büyüme gözlemlendi. Temiz enerji üretimindeki genişleme, Çin'in GSYİH büyümesinin yaklaşık yüzde 5'ini oluşturdu.
AB'de temiz enerji önemli bir rol oynadı ve 2023'teki GSYİH büyümesinin neredeyse üçte birine katkıda bulundu. Ancak bu pay, yüzde 0,5 civarındaki genel zayıf GSYİH büyümesi nedeniyle biraz şişirilmiş durumda.
Hindistan, GSYİH'nın yaklaşık yüzde 7,7 artmasıyla 2023'te en hızlı büyüyen büyük ekonomi olarak ortaya çıktı. Temiz enerji, özellikle yeni güneş enerjisi kapasitesine yapılan yatırımlardan olmak üzere, bu büyümeye yüzde 5'ten biraz daha az katkıda bulundu.
