Teknoloji devlerinin yapay zeka ve bulut hizmetlerine yaptığı büyük yatırımlar, gelir artışına önemli katkı sağlarken, bu harcamaların uzun vadeli karlılık üzerindeki etkisi konusunda yatırımcılar arasında tartışmalar devam ediyor.
Yapay zekanın hızla yaygınlaşmasıyla veri merkezlerinde güçlü çiplere olan talep ve buna bağlı olarak elektrik tüketimi hızla artarken, bu durum teknoloji şirketlerinin karlılık oranları üzerinde baskı yaratıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın projeksiyonlarına göre, veri merkezleri, yapay zeka ve kripto para birimlerinin elektrik tüketimi 2026'ya kadar 2022 seviyesinin 2 katına ulaşacak. Bu teknolojiler, 2022'de küresel elektrik talebinin yaklaşık yüzde 2'sini oluşturuyordu.
ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs'ın yayımladığı "Yapay Zeka Veri Merkezleri ve Yaklaşan ABD Elektrik Talebi Artışı" başlıklı rapor da bu artışa ışık tutarken, üretken yapay zeka araçlarındaki hızlı gelişim, veri merkezlerinin enerji tüketimini 2030'a kadar yüzde 160 oranında artıracağını öngörüyor.
Ekonomik, finansal ve küresel konuları görsel olarak sunmaya odaklanan Kanada merkezli çevrimiçi medya platformu Visual Capitalist sitesindeki verilere göre, Google ve Microsoft'un her biri yılda 24 teravatsaat elektrik tüketiyor. Teknoloji devlerinin büyüklüğüyle orantılı olarak enerji tüketimlerinin hızla artması, bu iki şirketin elektrik tüketiminin 11 milyon nüfuslu Ürdün (20 teravatsaat), 400 bin nüfuslu İzlanda (19 teravatsaat), 34 milyon nüfuslu Gana (19 teravatsaat) ve 26 milyon nüfuslu Kuzey Kore’nin (18 teravatsaat) yıllık tüketimlerini geride bırakmasına neden oluyor.
Google ve Microsoft'un toplam elektrik tüketimi 48 teravatsaat, 223 milyon nüfuslu Nijerya’nın 31 teravatsaatlik yıllık tüketimini geride bırakıyor.
Teknoloji devlerinin yapay zeka ve bulut hizmetlerine yaptığı büyük yatırımlar, gelir artışına önemli katkı sağlarken, bu kapasiteleri desteklemek için gerekli enerji altyapı harcamalarının uzun vadeli karlılık üzerindeki etkileri yatırımcıları endişelendiriyor.
Teknoloji şirketlerinden Microsoft ve Meta'nın açıkladıkları bilançoların yapay zeka maliyetlerindeki artış beklentisine işaret etmeleri teknoloji hisselerinde satış baskısının derinleşmesine neden oluyor.
Microsoft'un hisseleri, şirketin karı ve gelirinin beklentileri aşmasına karşın yapay zeka harcamalarının artacağını ve bulut işinde büyümenin yavaşlayacağını öngörmesi sonrası yüzde 6,1 değer kaybetti.
Facebook, Instagram ve WhatsApp'ın sahibi Meta'nın hisseleri de şirketin gelir ve karının beklentilerin üzerinde gerçekleşmesine karşın kullanıcı sayılarının beklentileri karşılayamaması ve yapay zeka ile ilgili altyapı harcamalarında hızlanma beklendiğini bildirmesinin ardından yüzde 4,1 geriledi.
- "Yapay zeka ve bulut yatırımları teknoloji şirketlerinin hisse dalgalanmalarını etkiliyor"
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eren Çaşkurlu, teknoloji şirketlerinin yapay zeka ve bulut teknolojilerine yaptığı büyük harcamaların, yatırımcılar arasında maliyet endişelerini artırdığını ve hisse fiyatlarında dalgalanmalara yol açtığını ifade etti.
Çaşkurlu, yapay zeka ve bulut teknolojilerinin, başlangıç maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle şirketler üzerinde mali bir yük oluşturduğunu belirterek," Şirketlerin bu alanlardaki yatırımlarına devam edeceklerine ilişkin beyanları da bu endişeleri arttırmış olabilir. Ancak bu teknolojiler kaçınılmazdır ve başlangıç maliyetleri yüksektir." dedi.
Enerji yatırımlarının ve maliyet yönetiminin önümüzdeki yıllarda teknoloji devlerinin finansal performansı üzerinde belirleyici bir rol oynayacağını söyleyen Çaşkurlu, "Microsoft'ta yapay zeka yatırımları toplam yükümlülükler içinde belirgin bir artış göstererek 2024'te yüzde 22,5'e ulaşmış. Meta'da ise bu yatırımlar 2022'de yüzde 78 ile zirveye çıkmış, ancak 2024 yılında yüzde 40'a gerilemiş. Her iki şirketin de net karlılığı artmaya devam etmekte. 2021-2024 yılları arasında Microsoft'un karı yüzde 43,8, Meta'nın karı ise yüzde 31 oranında artmış." bilgisini paylaştı.
Çaşkurlu, bu olumlu tabloya karşın, enerji maliyetlerindeki artış, yeni nesil çiplerde kullanılan nadir metallerin yükselen fiyatları ve diğer öngörülemeyen maliyetlerin yatırımcılar arasında endişe yarattığını ifade etti.
Bu durumun, bazı yatırımcıların kısa pozisyon almasına neden olmuş olabileceğini belirten Çaşkurlu, maliyet artışlarının şirketlerin uzun vadeli karlılıklarını olumsuz etkileyebileceği beklentisiyle hisse satışlarının artabileceğine dikkat çekti.
Çaşkurlu, şirketlerin sürdürülebilir enerji yatırımlarını artırması ve enerji maliyetlerini düşürecek stratejik çözümler geliştirmesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yenilenebilir enerji ve yeni nesil çip üretiminde kullanılan nadir metallerin bu süreçteki en kritik ve maliyetli unsurlar arasında yer alıyor. Nadir metallerin arzının sınırlı olması ve dünyanın farklı bölgelerine yayılmış bulunması, enerji geçişini maliyetli hale getirirken, veri merkezleri gibi yüksek enerji tüketimi gerektiren alanlarda yenilenebilir enerji altyapısının kullanımını zorunlu kılıyor. Teknoloji şirketleri ve ülkelerin enerji tüketiminin sürdürülebilirliği için bu kaynakların tedarik ve maliyetine odaklanması gerekmektedir.
AA